Kendini Tanımlama ve Hazırlık
Her şey yağmurlu bir Nisan öğleden sonrası, 3. dalga kahve
satan bir cafe’nin rahat koltuğunda başladı.
Klişe bir “ ölmeden önce yapılacaklar listesi “ oyunu ile başlayan iç
çatışma, kararlar ve değişim arzusu ile devam etti. Ortada görünen tek sorun yapılacaklar
listesinin 51 yaş içinde biri tarafından yazılmaya başlanmasıydı. İçinde bulunulan durum doyumsuzluk mu? Orta
yaş krizi mi? Farkındalık mı? Yoksa geçici bir sıkılma hali mi? Ayırdına varmak
biraz zor olmaktaydı. Bir yandan da,
önemli miydi? Ne olduğu ya da olacağı?
Kendimi üçüncü şahıs olarak kağıda aktarmak ne kadar
zor. Kimi zaman yabancılaştırırken, kimi
zaman yargılayıcı bir tını seziyorum sözcüklerimde. Kitabın dilini seçmekte zorlanıyorum
denilebilir. Tüm bu değişimimi yaşamam
ve kozamı örmem için, bir de yazarlık meydan okumasını yaşamam gerekecek
sanırım. Burada da bir tatlı ikilem söz
konusu artık; kendimi kaleme almak için mi yazıyorum? Yoksa yazabilmek için mi
yeni bir kendim oluşturacağım?
Kötü bir hayatım olmadı.
Birçok ülkeyi gerek iş, gerek eğlence için gezdim. Hobilerim, dostlarım, sevgililerim, eşlerim,
çocuklarım kısaca bir yaşamım oldu.
Hatalar yaptım, başarılar elde ettim.
Çoğu insanın belki de gıpta edeceği bir yaşam. Kimisine de sıradan gelebilir. Bu değişim isteği ya da yapacaklar listesi
üzerinden, yeniden yaşamaya başlamak; eskisinden memnun olmadığımdan mı? Hayır, kesinlikle hayır.
Yapılması gerekenleri kararlaştırmak, düşündüğümden daha zor
oldu aslında. Hem gerçekçi, hem
heyecanlı olmak biraz zor. Bu nedenle
heyecanımı azaltmamak adına gerçekleri çarpıtmayı tercih ediyorum. Yapılacakları biraz hayalci oluşturup,
gerçekleşme yüzdelerine göre mutlu olacağım.
Bu son kararım. İlk oluşturmam
gereken gerçeklik, evli ve iki çocuklu biri olarak; tekrar tek başınalığımı
tesis etmek. Bunu yaparken bir ayrılık
ya da terk ediş olarak algılanmayacak ve tarafları dışlamayacak bir model
geliştirmeliyim. İkinci aşama ise
gerçekten beni mutlu ve özgür hissettiren davranış ve hareketleri
tanımlamalıyım. Evet öncelikle
değerlerime beni, ben yapan yapıtaşlarıma uygun olmalı tüm hayallerim. Ancak bu şekilde hayalden gerçeğe
çekebilirim, onları. Eylemlerim beni
mutlu ederken çevremi mutsuz etmemeli.
Bu durum doğrudan değerlerimle çatışma hali yaratacaktır. O zaman en önemli değerlerim neler? Onlarla
başlamalıyım. İlk sırada özgürlük
var. Kendimi özgür kılarken çevremi de
özgürleştirmem gerekiyor; zira paylaşmak ikinci önemli değerim. Hayatımı şekillendiren diğer iki değer ise
bilgelik ve iz bırakmak.
Bu bağlamda özgürlük için fotoğraf çekmek, gezmek, kendi
evim ve motorsikletim olmazsa olmazlar. Tüm
bunları gerçekleştirirken ailemin ve sevdiklerimin de benzer ihtiyaçlarını
karşılamam gerekiyor. Paylaşmalıyım bu
beni mutlu ediyor. Bilgelik ve iz
bırakma değerlerimi beslemek için yaptıklarım ve yapacaklarım var.
Tüm yolculuğumu ve aşamalarını paylaşacağım.
Yorumlar
Yorum Gönder